Çok hızlı geçen bir yılın daha sonuna geldik. Nasıl geçtiğini anlayan varsa bana da yazsın 🙂 Artık bir rutin haline getirdiğim yıl sonu değerlendirmesinin 3’ncüsünü yazıyorum. Keyif alarak yazdığım bu yazıların sizlere de ilham olması mutluluk verici.
Ömür içindeyken çok yavaş ama uzaktan bakınca çok hızlı geçiyor. Ama aşağıdaki görselden de göreceğiniz üzere bir sonu var.
Waitbutwhy.com ”Your Life in Weeks” makalesi
Evet kırmızı dairenin olduğu yerdeyim 🙂 Aslında insanın ömründe en verimli olabileceği zamanlara başlıyorum diyebilirim.
Ulaşmak istediğim hayata yakın bir hayatı bu yıl yaşadım. İş yapış şeklimiz, müşterilerle olan bağımız, zihnimizin özellikle son 6 ayda daha rahat olması güzel bir yıl yaşamamızı sağladı.
Şimdi her zaman olduğu gibi tüm seneyi konu başlıklarıyla gelin beraber değerlendirelim.
Bu yıl yine yoğun, farklı, güzel, üzücü ve daha bir sürü duyguyu içinde barındıran bir yıldı. İkinci Beynimde tüm seneyi taradığımda şunu fark ettim insan yaşarken yılı hiç farketmiyor ya da çok şey yaptığını düşünüyor. Aslında daha fazla üretebileceğini potansiyelinin çok altında olduğunu görüp biraz da hayıflanıyor, ama ne yapalım hayat zaten biraz da böyle değil mi?
Funnel Kafası: Danışmanlık tarafında bu sene yine güzel işler yaptık. Eğitim ve SAAS’ın odağımız olduğunu sıklıkla tekrar ediyoruz. Bu alanlardaki müşterilerle yolumuza devam ettik. Kısa bir dönem ikas ile çalıştık. Sonrasında Bizim Hesap ve Adisyo gibi alanında öncü olan 2 SAAS firmasıyla güzel çalışmalar yürüttük ve çalışmaya devam ediyoruz.
Butik bir ekip ve yapıyla hareket ettiğimiz bu yıl da stabil bir düzenle ilerledik. Daha fazla ve hızlı büyüme hiç bize göre olmadı zaten. Bilerek küçük kalan bir ekip olduk ve odaklı şekilde yolumuza devam ettik.
Bu sene ise Funnel Kafası bambaşka bir serüvene doğru yola çıkıyor. Artık bizden çok istenen eğitimleri yine kendimize has tarzımızla sizlerle buluşturacağız. İnternet sitesinden nasıl bir sistem kurduğumuzu inceleyebilirsiniz.
Funnel Kafası Yeni Websitesi ve Manifestomuz
Funnel Kafası Podcast: Bu sene Mayıs ayında Podfresh‘a dahil olduk. Podcastlerimiz Aylık 4000 dinlenmeye ulaştı ve bir çok yeni insana dokundu. Bizi dinleyenlere değer katmaya devam etmek çok kıymetli. 2023 yılı da podcastlere farklı bir format ekleyerek ve paralı trafik çekerek dinleyici kitlesini aylık 10K’e çıkarmaya çalışacağız.
1377 Kişinin en çok dinlediği 10 Podcast arasına girdik.
Funnel Kafası Bülteni: Bu sene gurur duyduğumuz güzel işlerden oldu. 29 bölüm her hafta yayınladık ve 900+ girişimci tarafından 10K’e yakın görüntülenme aldık.Hala kayıt olmadıysanız buradan inceleyebilirsiniz.
29 Bölümlük Funnel Kafası Bülteni
Kodgem Straight: Kodgem ile olan serüvenimiz bu sene farklı bir boyut kazandı. Artık resmi olarak bu şirketin hissedarıyım. Bu sene büyümemiz katlanarak devam ediyor. Amerika Amazon’a açıldık ve yeni yatırım turu için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Fatih Durmaz, Deniz Demir ve tüm ekip olarak 2023’de yatırımla beraber ivmemizi artırmaya devam edeceğiz.
Bakalım bu serüven bizi nereye götürecek.
Kodgem Straight Yıl Bazlı Ciro Durumu
Minor Stüdyo: Nur topu gibi yepyeni bir girişimimiz var artık 🙂 E-ticaret ve e-ihracat yapanların video ve fotoğraf problemlerini iki kolay adımda çözen bu girişimden çok umutluyuz. Lansmanı burada paylaştım. Deniz Demir, Mesut Koçi ve biz güzel bir serüven için yola çıktık.
E-ticaret ile ilgileniyor, bu alanda danışmanlık veriyor ya da içerik üretiyorsanız incelemenizi öneririm. Önemli bir probleme çözüm ürettik.
Kişisel Bilgi Yönetimi: Hayatımda 3 yıldır önemli bir yeri olan kişisel bilgi yönetimi adına bu senede bir çok güzel ilerleme kaydettim. Rutinlerimin sürekli içerisinde olan bu eylem düşüncelerimi berraklaştırmamı, daha çok üretmemi, bilgileri muhafaza edip onlara kolayca erişmemi sağlıyor.
Severek yaptığım ve bu yıllık değerlendirmelerin size ulaşmasını sağlayan İkinci Beyin sevdam bu yılda hız kesmeden yoluna devam etti. Bu sene Tana uygulaması bu alana girdi ve benim de rutinlerim arasına dahil oldu. Ayrıca bir çok farklı gruba sanırım 6 farklı kez canlı olarak Kişisel Bilgi Yönetimi anlattım.
Bu alanda bir şey anlatmayı iş değil hobi olarak görüyorum bu sebeple ben de yeri çok ayrı. Yine bu yıl içinde 1-1 ücretli danışmanlıklar vermeye başladım. 2023’de bu alanda daha büyük çaplı eğitimler vermeyi istiyorum. Bakalım zaman ne gösterecek.
Ailem ve Yaşantım: Bu seneye dönüp baktığımda ailemle çok güzel geçtiğini söyleyebilirim. Dikili’de uzun bir yaz, yüzme ve dalış, longboard öğrenmem. Oğlum scooter binerken ona longboard ile eşlik etmem. Eşimle beraber gittiğimiz ve çok güzel bir 4 gün geçirdiğimiz Çanakkale-Gökçeada tatili ve daha bir sürü güzel anı.
Yine bu senenin getirdiği güzelliklerden biri abimle beraber ortak bir projede çalışmaya başlamamız oldu. Bakalım dijital pazarlama ve içerik üretiminin gücünü birleştirerek neler yapacağız.
Sonunda 2 yıldır beklenen an geldi 🙂 Saksafon çalmaya başladım. Hem de çok keyifli ilerliyor. Tabi yine bu süreçleri de İkinci beynimde takip ediyorum (Şaşırmadık 😄)
İlham Veren Makaleler: Her yıl sayısız içerik tüketerek ”entellektüel sermaye”mi artırmaya çalışıyorum. Bu çabanın bana getirdiklerini de yıl sonları paylaşmak artık bir adet oldu. Sevdiğim ve zihnimi açan makaleleri sizinle paylaşacağım.
- ”Art of Fermenting Great Ideas”: Nat Eliason’ın iyi fikirlere ulaşmak adına izlememiz gereken yolu çok güzel bir metaforla anlattığı yazısı. Modern dünyanın getirileri ve bizden götürdüklerini iyi analiz etmek ve hayatımız düzenlemek önemli.
- ”Decoding Decisions:” Google tarafından yayınlanan uzun ama çok ufuk açıcı bir makale. Bir pazarlamacı olarak en çok kafa yorduğumuz konulardan biri: ”İnsanlar neden satın alır?” Satın alma yolculuğunu tanımlarken dağınık ve belirsiz yapıyı bir nebze olsun aydınlatabilmek adına okumanızı tavsiye ederim.
- ”Your Life in Weeks:” Hayatı aylar, haftalar cinsinden görmek, onun sonlu olduğunun farkına varmak ve bunu kıymetlendirmenin yollarını aramak üzerine çok güzel bir makale. Üzerine kafa yorup mesai harcamak şart.
- ”If only one percent of those people…:” Derek Sivers’ın herhangi bir içeriği gelirse önünüze muhakkak okuyun. Bu yazıda da hep hesap yaptığımız: ”Şu kadar insan var bunların sadece %1’i alsa, ohhh ne güzel..” düşüncemizin diğer yüzünü çok güzel bir dille aktarıyor.
- ”Against Maximization:” Jason Fried Basecamp’in kurucu ortağı ve iyi bir yazar. Bir şeyleri sürekli maksimize etme isteğimize dair çok güçlü ve yalın bir bakış açısı sunuyor.
- ”Narrow targeting ‘counter-productive’ to B2B growth:” Bildiğimiz manadaki niş alan seçme yaklaşımını büyüme için nasıl düşünmemiz gerektiğine dair sezgi karşıtı bir yaklaşım sunan makale.
Tanıştığım ve Öğrendiğim İnsanlar: Her yıl çok kıymetli, kendi alanında uzman ve birbirimize farklı şeyler kattığımız insanlarla tanışıyoruz. Özellikle içerik üretmenin bana böyle kapılar açması çok hoşuma gidiyor. Bu sene de bilgisi, duruşu ve yaklaşımıyla kendilerinden çok şey öğrendiğim ve sohbet etmekten keyif aldığım insanlar: ”İskender Şafak, Yalçın Arsan, Engin Alemdar ve Gökhan Tanrıverdi” oldu. Hepsine teşekkür ediyorum. Nice güzel insanlarla tanışmak üzere yeni yılı bekliyorum 🙂
2023 için uzun uzun hedeflerimi yazmak gibi bir niyetim yok. Zaten aralarda yapmak istediklerimi belirttim ancak bir kaç madde ile odağımı da yazayım.
- Yazmak, yazmak, yazmak (üretmek)
- İnsanları eğitmek
- Ailemle daha fazla anı biriktirmek
Son olarak okuduğum ilk andan beri yaptıklarımı sorgulatan ve beni derin düşüncelere daldıran bir hikayeyle bu yazıyı bitiriyorum. Umarım size ilham olmuştur. Daha önceki yıllara ait değerlendirme yazılarına buradan ulaşabilirsiniz.
Bir zamanlar küçük bir Brezilya köyünde sahil kenarında yaşayan bir iş adamı varmış.
Kıyıda otururken Brezilyalı bir balıkçının küçük bir tekneyle kıyıya doğru kürek çektiğini ve epeyce büyük bir balık yakaladığını görmüş.
İş adamı bundan çok etkilenmiş ve balıkçıya sormuş: “Bu kadar büyük bir balığı ne kadar sürede yakalıyorsun?” Balıkçı, “Çok fazla vakit almıyor” diye cevap vermiş.
İş adamı şaşkın bir şekilde sormuş: “O zaman neden denizde biraz daha kalıp daha fazlasını yakalamıyorsun?” Balıkçı, “Çünkü bu bütün ailemi doyurmaya yetiyor da ondan” diye cevap vermiş.
İş adamı daha sonra, “Peki, günün geri kalanında ne yapıyorsun?” diye sormuş.
Balıkçı cevap vermiş, “Ben genellikle sabahları erken kalkarım, denize açılırım ve birkaç balık tutarım, sonra geri dönüp çocuklarımla oynarım. Öğleden sonra eşimle biraz kestirir ve akşam olduğunda, köydeki arkadaşlarımla bir şeyler içmek için buluşur gece boyunca gitar çalar, şarkı söyler ve dans ederiz.”
İşadamı balıkçıya bir öneride bulunmuş:
“İşletme yönetimi alanında doktora yapıyorum. Daha başarılı bir insan olmana yardım edebilirim. Bundan sonra denizde daha fazla zaman geçirmeli ve mümkün olduğunca çok balık yakalamaya çalışmalısınız. Yeterince para biriktirdiğinizde daha büyük bir tekne alabilir ve daha fazla balık yakalayabilirsiniz. Daha fazla tekne satın aldığınızda, kendi şirketinizi, kendi konserve gıda üretim tesisinizi ve dağıtım ağınızı kurabilirsiniz. O zamana kadar, diğer şubelerinizi yönetmek için genel merkezini bu köyden Sao Paulo’ya taşınmış olursunuz.”
Balıkçı sormuş, “Ya ondan sonra?”
İş adamı derinden gelen bir gülümsemeyle: “Bundan sonra kendi evinde krallar gibi yaşarsın, zamanı gelince de şirketin halka arz olur, hisselerin Borsa’ya açılır, ve sen de zengin olursun.” demiş.
Balıkçı, “Ya ondan sonra?” diyerek sorusunu yinelemiş.
İşadamı, “Ondan sonra nihayet emekli olabilirsin, balıkçı köyünün yanındaki bir eve yerleşebilirsin, sabah erkenden uyanırsın, bir kaç balık tutarsın, sonra eve dönüp çocuklarla oynarsın, eşinle bir öğleden sonra berarer kestirirsin ve akşam olduğunda, bir şeyler içmek için arkadaşlarınla buluşabilir, gitar çalabilir, gece boyunca şarkı söyleyip dans edebilirsin!” demiş.
Balıkçı şaşkın bir şekilde sormuş: “Şu anda yaptığım da zaten bu değil mi?”
2023 yılının hepimize güzellikler getirmesi dileğiyle…
Bitirmeden önce sürekli mesai harcadığım ve hayat yolumda beni destekleyen eşime, aileme, Hasan gardaşlığıma, Funnel Kafası’nın atarlı giderli üyesi Umut abiye ve bir şekilde hayatıma dokunan herkese teşekkürler 🙂
Görüşürüz…
Az once tam da 2022 yilini dusunurken fark ettim ki ne cok sey yapmisim. Gundelik olarak baktigimda uzerimde bir mutsuzluk, tatminsizlik hali vardi. Sonra dusundukce “vay be” dedigim cok sey yasadigimi fark ettim. Sonra tam “peki neden bu tatminsizlik hali?” diye kendime sordugum anda senin tweetin denk geldi ve su an burayadayim. Cunku yazmiyorum. Yazma hussundaki tembelligim aslinda bircok seyi de fark etmeme engel oluyor. Yine Her zamanki gibi imrenerek okudum 2022 Yilini anlatma seklini kardesim. Cok uzak olmayan gelecekte kendinizi cok daha mutlu hissedeceginiz anilariniz olmasi dilegiyle, harika bir yil dilerim.
Arka planda hala podcastlerinizi dinliyorum. Çok faydalanıyorum. Second Brain ile beni tanıştırdınız, bu konuda da ayrıca teşekkürler. Yukarıdaki hikaye için de “Mandıra Filozofu” adlı bir film var. İzlemenizi tavsiye ederim.